🎯 Yakın Tarih Dersleri 🎯

🎯 Yakın Tarih Dersleri 🎯

İkinci bir adam Atatürk sonrası Türk Cumhuriyeti devletini yönetemedi.

Mustafa Kemal Atatürk gibi bir ileri görüş dahisinin yerini doldurmak kolay değildi.

İkinci dünya savaşı birinci dünya savaşının başarısızlığı emperyalizmin tarafından giderilmek istendi.

Bugün devam eden birinci dünya harbidir.

Batı emperyalizmi çetesinin kini bitmiş değil.

Dost görünümlü düşman, düşman görünümlü dost şeklinde şeytan çok partili ideolojik sözde demokrasi bataklığı ile içimize sızdı.

İlk diktatör seçimle Adnan Menderes halk diktatörlüğü olarak seçildi.

Sonra darbe diktatörlüğü dönemleri on yılda bir asker kullanılarak geldi.

Son darbe diktatörü Kenan Evren o günün Başkanı Süleyman Demirel ve darbe sonrasının özelleştirmeyi başlatacak darbeci gölgesinde halk diktatörlüğü olarak Turgut Özal devri geldi.

Hepsi batı ve sermaye yararına tank zoru ile yapıldı.

Tankların ardından bankalar gelecekti.

Doksanlar da ara bir dönem Ecevit yeniden umut oldu.

O da bilderberg mafyası toplantılarına katılmış demokratik sol ideolojisini benimseyen bütüklükten yana olmayan biriydi.

Cumhuriyet Halk Partisini başsız ve başıboş bırakmıştı.

CHP kapanın elinde kaldı.

12 Eylül 1980 askeri darbesinin en büyük bedelini dinci siyasi ideolojiyi beslemek tarikat ve cemaatleri ileriki yıllarda ülkenin başına bela edecek ve özelleştirme talanı ile ekonomi suikasta kurban gidecekti.

Sermaye ellerini ovuşturarak bekliyordu.

Ecevit Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in kitap fırlatmasını bahane ederek medya darbesi yapılarak ekonomi zora sokularak Erbakan 28 Şubat ile yine askerler kullanılarak devre dışı bırakıldı. İçinden bugün ki zihniyet doğdu.

Tefeci bankalar vurgun vurmak için merkez Bankası başkanı dahil hepsini ayarlamışlardı.

2001 yılında bilderberg’in adamı merkez Bankası başkanı Gazi Erçel 11 Eylül 2001 tarihinde aynı gün Amerika da ikiz kuleler vuruluyor İslam dünyasına savaş açıldığı gün bizde bankalar kurun iki katına çıkacağı haberini merkez Bankası başkanından alarak paralarını yabancı parada tutarak vurgun vuruyordu.

Çalıştığım holding bankası bu krizden en başarılı çıkan banka biz olduk diye bizden alkış bekliyordu. Kriz fırsat demekti? Bu nasıl iş diyen ilk bankacıydım. İleride lazım olur diye tüm bilgileri topladım.

Mobbing Bank bunu 2015 tarihinde biriktirdiği diğer bilgileri de paylaşmak amacıyla kitapla Türk adalet sistemine ihbar etmesine rağmen hiçbir savcı bunun üzerine gitmedi ve Türk ulusunun soyulması ortada, tefeci bankaların yaptıkları yanlarına kar olarak kaldı.

Yarına kalan, yanına kalmayacaktı.

2002 tarihinde dinci ideoloji tek başına iktidar olunca özelleştirme talanı babalar gibi satarız mottosu ile başladı.

Batı karşılıksız para basarak ülkemiz üretim ve hizmet araçlarını ele geçirdi.

Ölü yatırım inşaat ile üretim terk edilerek en büyük kaynak aktarma operasyonu inşaat ile yapıldı.

Beton çıbanın yükselmediği yer kalmadı. Tarım alanları, paraya satılan üreticiler fabrikalar yerlerini çok katlı felaketlere terk ettiler.

Kredi kartı ve bireysel kredi ile bu dönemde karşılıksız kaydi para basma rekoru kırdı tefeci bankalar.

Karşılıksız paranın maliyeti bir gün yaşam pahalılığı olarak Türk ulusunun belini bükecekti.

Bu yıllarda bir holding bankasında şube müdürü olarak çalışıyordum.

Yaşananlara karşı çıkıyordum.

Banka bizi bunaltarak neler yaşandığını kimsenin öğrenmemesi gerektiğini toplu mobbing uygulayarak adeta iki yüz bin bankacı emekciye zulüm ediyordu.

Nitekim 12 Eylül 2012 tarihinde kendi ayaklarına ilk kurşunu sıkarak beni sebepsiz işten çıkartarak kendi sonlarını büyüklenerek başlattılar.

2015 tarihinde sermaye+siyaset ortaklığı talana kitap ile manifesto şeklinde yazılmış Atatürk’ün Nutku’nun devamı olarak MUHTIRA verdim. Dünyada bir ilk yaşandı. Ülkede nedense kimse duymadı.

Medya, siyaset, sermaye ve sosyal medya hepsi emperyalizme hizmet ediyordu.

Bu gelişme batıyı telaşa soktu.

Gezi eylemlerine on milyon insan tüm yurtta destek verdi. Yetmiş milyon perdesini çekip görmezden geldi.

Fetö dedikleri ve devlete kendi yerleştirdikleri cemaat veya tarikat 15 Temmuzda kalkışma yaptı. Türk subayları darbeyi önledi.

Siyasi iktidarın istediği bir göz iki göz olarak muhalefet desteği ile rejim değişikliği referandum ile toplum yine medya aracılığıyla ve yüksek seçim kurulu destekli hile ile bunun yolu açıldı.

2018 tarihinden halk oyları ile ilk kez padişah benzeri bir yönetim anlayışı benimsendi.

Cumhurbaşkanı hem siyasi parti başkanı hemde başkan mı Cumhurbaşkanı mı olduğu belli olmayan yasama yürütme ve yargı bağımsızlığı yok edilerek ülke sarayda bir kişinin iki dudağı arasına teslim edildi.

Felaketin başlangıç noktasıdır.

Sonra laboratuvarda üretilmiş pandemi ile ekonomi zayıflatıldı aşı üreten batılı ilaç şirketleri para basarak batının silah gücüne destek tüm dünya tarafından yapıldı.

Hedefte biz Türkler vardık. İlk savaş Ukrayna Rusya’ya yem edilerek başladı.

Nato üye sayısı tek adam desteği ile arttırdı.

Rusya kuşatıldı.

Çin ile Rusya’nın birlikte hareket etmesini engellemeye yönelik bir çabaydı.

Çin pandemi sonrası üretim gücü ile büyümeye devam ederek. Batıyı endişeye sokuyordu.

Ortadoğu yine din adına israil terörü ile gizli niyet ve projeleri gereği kan akıtıyor.

Zalimler yaşattıkları zulmü yaşıyorlar.

Dünyada kural, ilke, ahlak ve erdem kalmamış durumdadır.

Bu durum Türk ulusuna Çin Seddi Anadolu arasında Türk Birliği kurma ve Türk çağının önünü açtı.

Rusya ve Çin’in etkisinden kurtarılması gereken devletlere bizim öncülük ederek Türk Birliğini kurmak gerekiyor.

Batı yararına borçlar, ithalat dolayısıyla dışa bağımlılık, gizli niyetli proje çabalar ve demografik yapı değişikliği tehdidi yönetimin ve devrimin Türk ulusu tarafından yapılmasına bağlı şimdilik kilit olmuş bir konudur.

Etrafımız ise savaş tehdidi ile kuşatılıyor. Korku yayarak masada borçlar karşılığında ülkemize bir asır önce ki Atatürk karşısında yenilginin kuyruk acısı olarak intikam almak istiyorlar.

Biz Türkler ise kamulaştırma ile üretim ekonomisi ve devrim istiyoruz.

Bundan sonrasını yaşayacağız.

Atatürk sonrası yakın tarihin özeti budur. Bugün ki medyada ve piyasa kitaplarında kimse bu bilgileri yazamaz halk ile paylaşamaz durumdadır.

Yazanda yıkıma, karşı devrim diyerek sözde Atatürk ve Türk ulusu adına mücadele veriyor gözüküyorlar.

Esaret her yerde en büyük tehdittir.

Oysa Türk olmak hür olmak demektir.

Mevcut Cumhurbaşkanı en son seçimde Anayasa 101. Maddeye göre hukuksuz seçilmiştir. Tarihe böyle geçti.

Osmanlı döneminde Sultan Abdülhamit’in 33 yıllık hukuksuz istibdat dönemini andırıyor.

Önder Karaçay

About Önder Karaçay

✓ Gerçek adalet; hakkı, hak yiyenin kursağında arar. ✍️ Önder Karaçay
Bu yazı Önder Karaçay Yazıları içinde yayınlandı ve , , , olarak etiketlendi. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Yorum bırakın