🎯 Kaybedenler, Kendilerine ve Yaptıkları Zulme Karşı Çıkanlara Kaybeder 🎯

🎯 Kaybedenler, Kendilerine ve Yaptıkları Zulme Karşı Çıkanlara Kaybeder 🎯

İnsanlık tarihinin ve insanın kısa özetidir şu cümle; kaybedenler, kendilerine ve yaptıkları zulme karşı çıkanlara kaybeder.

Güçlü olmalarına karşı bir asır önce Mustafa Kemal Atatürk ve Türk ulusuna batının ve yeryüzü çetesinin kaybetme sebebi budur.

Bugün de aynı sebeple farklı bir yöntemle tamamen bitmek üzere kaybettiler.

Kendisine karşı savaşını kazanamayan bir insan hiçbir savaşı kazanamaz.

Zulmün karşısına kendimle olan savaşı kazanmış olarak çıktım.

Onlara tuzaklar kuran kozlar verecek kadar büyük bir mücadele savaşını kendime karşı verdim.

Her yönden düşmanı kilit etmenin başka bir yolu yoktu.

Tüm kalelerine girdim tüm! Düşmanı çökertmek için buna mecbur kaldım. Ne kadar güvenilmez olduklarını ispat etmenin başka bir yolu yoktu. Her riske girdim. Tek başına.

Aksi takdirde canlı ölü kendim olacaktım.

Bu sır ve ibret böyleydi.

Nefsin kölesi olmuş dünya insanlığı bunu anlayamaz.

Anladığı gün kendini kurtarmaya yetmeyecek.

İnatlaşmak yoluyla ters yola girmiş herkesin ters yönde gittiğini ilan eder gibi isimsiz düşman ilan erenlerin durumu içler acısı bir ibret olarak tarihe geçti.

Andrei Tarkovsky bir sözünde bakın bu konuda çok ilginç bir tespite imza atmış;

“Bana öyle geliyor ki en dehşetli, en uzlaşmaz mücadele insanın kendi kendisiyle mücadelesidir.”

Mahşer tufanı ve canlı ölü ibreti işte böyle bir gerçeğin yeryüzünde o gerçeği en ibretlik bir şekilde en çok zulüm yaşatılan Anadolu insanı ve insanlığı adına bir Türk tarafından Mustafa Kemal Atatürk’ün bir yanıtı olarak gelmiş olması bu ilginç durumu bir kat daha değerini artırmaktadır.

Önder Karaçay