🎯 Dağ, Taş, Ağaç, Toprak Dişini Sıkmış, Yumruğu Sıkılı Beni Görünce Bu Hale Geldiler 🎯

🎯 Dağ, Taş, Ağaç, Toprak Dişini Sıkmış, Yumruğu Sıkılı Beni Görünce Bu Hale Geldiler 🎯

Mobbing Bank Türk Fırtınası şu cümle ile biter;

Ben köyüme, toprağıma ve üretmeye, şiirlerimi, kitaplarımı yazmaya gidiyorum. Muhatap olmak için değil sizi tarihe not etmek için yazdım bu kitabı. Sakın bana dokunmayın ve alınmayın, sadece gerçekler ile yüzleşin. Bu kitap kötülüklerin bitmesi için ibretlik (sır) bir yaşanmış gerçekliktir. Bu sebeple yüzleşme talep etmektedir. Aksi takdirde tarih yüzleştirecektir.

On yıl önce bunun tersine gidenler bugün tarihin yüzleşmesi ile karşı karşıya kaldılar.

Ve daha fazla yazmak zorunda bıraktılar.

Anadolu’nun toprağını ve üzerinde yaşayan tüm canlıları uyandırmak kararı karşısında halkı uyandıran adamın kafasını kopartırlar tehdidini de tarihe not ettirdi.

Ortadoğu da sürekli marka değiştirerek günümüze kadar zaman zaman siyaseti kullanarak sömürge aracı olan dinlerin hükmünün bitmiş olması kimi rahatsız eder?

Selçuklu ve Osmanlı sonrası Türkiye Cumhuriyeti din siyasete alet edilerek hedefe konndu.

Mahşer tufanı ve canlı ölüler ibretini yaşatan o Türk yüce adaletin bir sır ve tecellisi ile takoz neden koydu?

Hem de zulme kitap ile muhtıra vererek!

Piyasa kitaplığında yer bulamayan tek kitap olarak gurur duydu.

Mobbing Bank Türk Fırtınası 21 Aralık 2024 tarihinde onuncu yaşına giriyor.

Gemi kılığında kitap 29 Mayıs 2015 günü yazımı bitti. 21 Aralık 2015 tarihinde en uzun gecede gemi kılığında şer denizine indi.

On yılda neler yaptı neler? Dünya da Anadolu insanı hariç herkes için yer yerinden oynadı. Anadolu insanı yeni yeni duyuyor onca engele rağmen.

10 yıldır dünyada okunmasından korkulan ve sosyal medyada yazdıklarını okuyarak dünyanın Türkçe öğrenmek zorunda kalmasına ne demeli?

Başka hiçbir dilde hiçbir zaman yayını olmayacak tek kitap.

Okumak ve öğrenmek isteyen ve devamı kitapları ya Türkçe öğrenmek zorunda kalacak ya da Türkçe bilen birine para ödemek zorunda kalacak.

Dağlara, taşa, toprağa, ağaca, kuşa isyan etmeyi öğretiyorum.

Yumruklarım nasıl sıkılı ise dağ, taş, ağaç, toprak dişlerini sıkmış düşmanın üzerine yürüyeceğiz gibi hazır bekliyoruz.

Bu toprağın üzerinde yaşadığını savan zavallı insanların üzerine sanki ölü toprağı serilmiş onları atalet basmış ne diş sıkıyorlar ne de yumruk!

Önder Karaçay

About Önder Karaçay

✓ Gerçek adalet; hakkı, hak yiyenin kursağında arar. ✍️ Önder Karaçay
Bu yazı Önder Karaçay Yazıları içinde yayınlandı ve , , , , , , , olarak etiketlendi. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Yorum bırakın